Denizli Özlem Şenol

Denizli insanı cana yakın, yardımsever ve sevecendir. Bahçesinde hasat toplayan amca veya teyzeme nasılsın desen, gönülden buyur eder afiyetle yemen için ısrar eder. Belki de benim onlara karşı hissettiğim güven ve sevgimi hissedip bana karşı kocaman yüreklerini açarlar. Bilemiyorum. Avrupa’da unuttuğum duyguları yaşatırlar bana… İnsanımızı, iyi yürekli ve temiz olan insanlarımızı seviyorum.

Eğer Denizli’ye gezi amaçlı geliyorsanız ya da iş seyahatinizden kalan zamanı değerlendirmek istiyorsanız, sizleri bilgilendirmek işinizi kolaylaştırmak istedim. Hayatımın büyük bir kısmı  Denizli ve çevresinde geçti. Denizli’de görmek isteyebileceğinizi düşündüğüm, doğal güzelliklerini, antik kentler ve gezilecek yerlerini sizler için toparlamak istedim. Bakalım kızı, tozu, horozuyla ünlü Denizli’nin mutlaka gezilmesi gereken yerleri nereleriymiş…

Laodikya Antik Kenti

Bu kent bana arkadaşım Arkeolog Hüseyin Kıyak’ı hatırlatır. Hüseyin ve sevgili eşi Fatma yaz sıcağında diş fırçası ile az kazı yapmamıştır. Arada ben de gider o sıcakta bezer, orada kiraladıkları köy evine kaçar orada dinlenirdim. Yaz sonunda zenci gibi olur, o renkli gözleri iyice ortaya çıkardı. Emeğine sağlık arkadaşım. Öylesine yorulurdun ki!  Oraları gezdirmek için Hüseyin’den daha iyi bir insan tanımıyorum. Her ikisi de Türkiye’nin en değerli Arkeologlarından olup malesef Ülkemiz’de bir çok değerli insan gibi değerlendirilememiş değerlerdendirler. İkisini de seviyor ve selamlarımı gönderiyorum.

Laodikya antik kenti MÖ 3. yüzyılda Selevkoslar Kralı II. Antiochus tarafından kurulmuş ve şehre kralın eşi olan Kraliçe Laodicea’nın adı verilmiştir. Antik kentte Roma tiyatrosu, Agora gibi tarihi eserler bulunmakla birlikte antik kente asıl önemini kazandıran ve İncil’de de bahsi geçen 7 kutsal kiliseden biri olan Laodikya Kilisesi’dir. Kilisenin taban kısmında bulunan mozaiklerin ciddi bir kısmının hala sağlamlığını ve bütünlüğünü koruması, 2011 yılında tapınağın giriş kısmında bulunan “Tanrının Gözleri” mozaiği antik kentin tarihsel önemini artırmıştır.

Pamukkale Travertenler

Pamukkale Travertenleri Denizli il merkezine yaklaşık 18 km uzaklıkta ilk girişi, bir süre daha Karahayıt tarafına gidince ikinci girişi vardır. Araba ile giriş yapılmaz, bulunan park yerlerine arabanızı bırakarak giriş ücreti verip yürüyerek gezme imkanına erişirsiniz. Öğretmenlere ve öğrencilere özel indirim uygulandığını biliyorum. Bölgede yer alan termal su kaynaklarının gün yüzüne çıkınca kimyasal bir tepkime vererek kalsiyum karbonat çökeltisi oluşturmasıyla meydana gelmiştir. 2 ana kısımda toplanan doğal travertenlere giriş yasak olup ön kısımda bulunan yapay alanlara ayakkabısız ve terliksiz  giriş yapılabilir. Yılın her mevsimi yerli ve yabancı turistlerin akın ettiği yer olan Pamukkale fotoğrafçıların da gözdesidir. Düğün resimleri için özel gidilir. Ayrıca Travertenlerin arka kısmında yer alan yamaçta yamaç paraşütü de yapılmaktadır.

Hierapolis ( Antik Kent)

Hierapolis antik kenti şehir merkezine  18 km mesafede olup Pamukkale Travertenlerinin hemen arka yamacında yer almaktadır. Giriş ücreti ödenip Pamukkale ile aynı anda gezilip görülebilecek antik bir kenttir. Bergama Krallığı tarafından kurulan şehrin adı kimi iddialara göre Amazonların Kraliçesi sayılan Hiera’dan gelmekte. Ayrıca kelime anlamı olarak da Hierapolis’in “Mutlu İnsanlar Şehri” anlamına geldiği, şehir ve civarında dokumacılık, mermer işlemeciliği gibi zengin gelir kaynakları sayesinde yüksek refah düzeyi nedeniyle şehre bu ismin verildiği de iddia edilmektedir.

Hierapolis antik şehri asıl önemini Hz. İsa’nın 12 Havarisinden biri olan Aziz Filip’in Roma döneminde bu şehre gelip Hristiyanlık dinini yayması nedeniyle Romalılar tarafından şehit edilmesi sonucu kazanmıştır. Bu nedenle antik kent günümüzde de Hristiyan toplum tarafından sıkça ziyaret edilen lokasyonlar arasındadır. Aziz Filip’in yaşamını yitirdiği bölgede günümüzde St. Filip Martiryumu ve Oktagon (Sekiz Köşeli) Hamam, Filipus Köprüsü ve Mezar Kilisesi bulunmaktadır.

Kleopatra Havuzu (Antik Havuz)

Hierapolis antik kentinde meydana gelen bir depremde şehrin ortasında açılan bir çukura sütunların devrilmesi sonucu ve taban su seviyesinin yüksekliği nedeniyle antik havuz meydana gelmiştir. Yaz kış ideal bir sıcaklıkta olan havuzu tarihte Kleopatra’nın da güzelleşmek amacıyla ziyaret ettiği rivayeti nedeniyle Antik Havuz, Kleopatra Havuzu olarak da bilinmektedir. Konum olarak havuz, Pamukkale Travertenleri ile Hierapolis Amfi Tiyatrosu arasında yer almaktadır.

Karahayıt ( Kırmızı Su )

Pamukkale Travertenlerinin 5 km kuzeyinde yer alan Karahayıt için Pamukkale’nin ikiz kardeşi diyebiliriz. Ancak Karahayıt’ta farklı olarak bikarbonat, sodyum, sülfat, magnezyum ve kalsiyum açısından zengin olan termal sular kırmızı çökelti oluşturmaktadır. Bu yönüyle Karahayıt’taki termal su “Kırmızı Su” olarak da bilinmektedir. Eklem ağrıları, artritler gibi pek çok romatizmal hastalığa iyi geldiği hekimlerce belirtilen Kırmızı Su’ya girmeden Denizli’den dönmemelisiniz. Eğer konaklama imkanınız varsa termal imkanı bulunan Karahayıt Otellerinde konaklayabilirsiniz.

Pamukkale için bir gezi planı yapıyorsanız Travertenler, Laodikya Antik Kenti, Hierapolis Antik Kenti, Karahayıt ve Kleopatra Havuzu şeklinde bir planlama yapmanızı öneririz. Zira tüm bu gezilecek yerler 10 km çaplı bir alanın içinde yer alıyor. Bilge Oto Kiralama Denizli Araç Kiralama hizmetleriyle aracınızı kiralayıp Pamukkale Bölgesine geçtikten sonra tüm bu lokasyonları doyasıya gezebilirsiniz.

 Tripolis Antik Kenti ve Buldan

Tripolis antik kenti Lidyalılar tarafından ilk kurulduğunda Apollion adını taşımaktaydı ve Lidya uygarlığı ile Frigler ve Karyalılar arasında bir sınır olması, Menderes nehrinin yanında kurulması nedeniyle sahip olduğu verimli ovalar şehri önemli kılmaktaydı. Antik kent şu an Buldan ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Günümüzde antik kentte Romalılar’dan kalmış az sayıda tarihi kalıntı mevcuttur. İlk iki maddede saydığımız Hierapolis ve Laodikya gibi zengin bir tarihi miras şu an bulunmasa da tarihi Buldan evleri gezisi ile Tripolis gezinizi kombinleyerek keyifli hale getirebilirsiniz. Buldan’ın el dokuması oldukça ünlüdür ve Denizli’ye gidip oradan buldan el dokuması ürün almayan sanırım yoktur. Denizli, Roma döneminde tekstil üretimi ve kumaş satışında önemli bir yere sahip olmuştur. Roma döneminde yaşayan tüccar Flavius, Denizli Hierapolis’ten aldığı kumaşları Roma sarayına götürmüş ve satışını gerçekleştirmiştir. Şüphesiz Buldan, gerek Roma döneminde gerekse Osmanlı döneminde de saraya ve sultanlara kıyafetler dokumasıyla tekstil ve kumaş üretiminde önemli bir yere sahip olmuştur. Buldan’ı ziyaretinizde cumbalı, sundurmalı tarihi Buldan evlerini görebilir, buradan peştemal, peştemal bornoz gibi Buldan işi ürünleri satın alabilirsiniz. 

Afrodisias Antik Kenti

Afrodisias Antik Kenti her ne kadar Aydın iline bağlı Karacasu ilçesi sınırlarında bulunsa da Denizli ve civarı için gezi planı yapanların ayrı tutmadığı bir yerdir. Denizli il sınırına sadece 5 km uzaklıkta olması sebebiyle Denizli’yi gezmek için gelenlerin görmesi gerektiğini düşündüğüm bir yerdir. Planınızı geldiğiniz ve gideceğiniz yöne doğru planlayabilir, geçerken uğrayabilirsiniz de…

Tarihi MÖ. 5000 yılına kadar uzanan Aphrodisias ilk kurulduğunda küçük bir köyken zamanla gelişme göstermiştir. Şehirde bulunan önemli yapılar Afrodit Tapınağı (Tanrıça Aphrodisias’a adanmıştır, günümüzde “afrodizyak” sözcüğünün kökeni de bu Tanrıçanın adından gelir), Sebasteion Tapınağı, Stadyum, Odeon, Agora, Tiyatro ve Tetrapylon şeklindedir.

Bağbaşı Yaylası ( Teleferik )

Yaz sıcağında en ideal gezi yeridir. Buz gibi serinlemek isteyen akşam üzeri üşüyeceği için lütfen en sıcak yaz aylarında bile hırka almayı unutmasın çok üşüyeceksiniz. Yaz sıcağında sık sık kaçamak yaptığım yer. Teleferik ile çıkarken akşam üzeri Denizli manzarasını izleyebilir gündüz gözü ile görebilirsiniz, inerken de ışık denizinin ışıltısının keyfini çıkarabilir aileniz veya partneriniz ile romantik anlar yaşayabilirsiniz. Yaylada temiz havanın tadını çıkarırken Macera Parkuru olarak bilinen parkurda eğlenebilir gece isterseniz, yayladaki bungalow evlerde konaklayabilirsiniz. Bağbaşı Yaylasında isterseniz kendi çadırınızla da konaklama yapabilirsiniz.

Denizli Çamlık Parkı

Denizli il merkezine 3 km. mesafede, günübirlik gezilmeye uygun bir biçimde düzenlenmiş olan Çamlık Orman İçi Dinlenme Yeri’nin 30 hektarlık bir kızılçam ormanı içindedir. Alanın 60 hektara çıkarılması çalışmaları sürmektedir.  Sahanın bitki örtüsü kızılçam, yalancı akasya piramidal ve dallı servi, akçaağaç gibi türlerdir. Pamukkale Üniversitesi Kampüsü’ne bitişik olan Çamlık Orman İçi Dinlenme Yeri’ ne en önemli özelliklerinden birisi de gece pikniği olanağıdır. Alanın emniyet altında ve çok iyi aydınlatılmış olması nedeni ile geceleri de piknik yapılmaktadır. Girişin ücretli olduğu piknik yerinin Çamlık ve Kınıklı olmak üzere iki giriş kapısı vardır. Ulaşım için minibüs ve belediye otobüslerinden yararlanılmaktadır. Ayrıca halk çamlık- eski Tavas yolunu yürüyüş parkuru olarak kullanmaktadır. Denizli’nin ve bizim ailecek vazgeçilmezimizdir. Denizli’ye gelip Çamlık’da birşeyler içmeden gitmek olmaz.

Kefe Yaylası Çadır Kampı

Denizli’yi eksiksiz olarak gezmek isterseniz, Kefe Yaylasını görmeden olmaz. Kefe Yaylası gezinizi Serinhisar’da duraklayıp çerez ve özellikle taze kavrulmuş leblebi alarak, Yatağan bıçak ve kılıçlarını yerinde görüp dilerseniz hatıralık olarak satın alarak dolu dolu bir etkinlik haline getirebilirsiniz. Denizli’den Antalya yolu istikametinde gittiğinizde 38. kilometrede Serinhisar ilçesine ulaşırsınız. Eski adı Kızılhisar olan ve yöresinin kırmızı toprağından üretilen toprak testi ve mutfak gereçleri ile meşhur olan Serinhisar geçtiğimiz on yıllarda çerez üretimiyle de ün edinen bir ilçe haline geldi. İlçenin ortasından geçen Denizli – Antalya yolunun her iki tarafında sayısız kuruyemiş – çerez imalatçısı, perakende satış noktası ve dinlenme tesisi görmeniz mümkün. Ailenizle burada kısa bir mola verip mutlaka ama mutlaka taze kavrulmuş enfes leblebilerden yemelisiniz.

Serinhisar’da verdiğiniz kısa molanın ardından bir geleneksel bıçakçılık merkezi olan Yatağan Mahallesine sapmalısınız. Buradan da Kefe Yaylası tabelalarını takip etmeniz halinde Serinhisar’dan itibaren toplamda 17 kilometrelik bir yolu kat etmiş olarak Yatağan Kefe Yaylasına ulaşacaksınız. Burada hazır kurulu olan çadırlardan kiralayabilir veya kendi çadırınızı kurabilirsiniz. Çadır alanlarında elektrik imkanı, banyo, tuvalet, kafeterya, pide salonu, çocuk oyun parkı gibi olanaklar var. Eğer yaz aylarında geliyorsanız, kesinlikle havanın sıcak olacağını düşünmeyin ve gece üşümemek için yanınıza kalın bir şeyler alın…

Kefe Yaylası’ndan hariç Denizli Çadır Kampı arıyorsanız Bağbaşı Yaylasını veya Cankurtaran Çadır Kampı alanını tercih edebilirsiniz.

İbrahim Çallı Evi – Denizli Konağı – Balcı Konağı

Cumhuriyet Dönemi öncü ressamlarından olan Ressam İbrahim Çallı’ya ait olan ev bugün restore edilmiş haliyle Ressam İbrahim Çallı Sanat Evi olarak hizmet vermektedir. İbrahim Çallı evi geleneksel Denizli sivil mimarisinin iyi bir örneğidir. Geleneksel mimari için ayrıca Denizli Konağı, Balcı Konağı, İktisat Dakik Fabrikası ve Külahçıoğlu Un Fabrikasını da ziyaret edebilirsiniz.

Denizli’nin tam merkezinde Çınar mevkiinde bulunan Denizli Konağı’nda eski bir Denizli evinde bakır tepsi üzerinde Babadağ keşkeği, yoğurtlu kızartma, kuru patlıcan dolması, davaz baklavası gibi yöreye özgü yemeklerle kendinizi şımartabilirsiniz.

Tarihi Kaleiçi Çarşısı

Kaleiçi Çarşısı Denizli’nin en eski şehir meydanı olan Bayramyeri’nde bulunan ve çevresinde az miktarda da olsa tarihi dönemlerden kalma surlar barındıran bir çarşıdır. Günümüzde tarihsel herhangi bir kalıntı barındırmasa da tükenmekte olan zanaatlara ev sahipliği yapması, Denizli Ahilik geleneğinin yayılış noktası olması açısından öneme sahiptir. Denizli’ye gelen Ahi Evran, kaleiçi bölgesindeki esnafları örgütleyerek ahilik teşkilatını kurmuştur. Kaleiçi kültüründe her geçene ‘Buyrun, buyrun abla, buyrun abi…’ Beni deli eder fakat yine de bazı şeyleri sadece orada bulabilirsiniz. Alış veriş merkezleri bile pabucunu dama attıramadı.

Şahin Tepesi

Eğer Denizli’ye Muğla-Antalya yolu üzerinden giriş veya çıkış yapıyorsanız. Şahin Tepesi olarak anılan yerde manzaraya karşı karnınızı doyurabileceğiniz fazlasıyla huzurlu tesisler bulabilirsiniz.

Başkarcı Şelalesi Ornaz Vadisi

Başkarcı Denizli’nin incisi ve vazgeçilmez piknik alanlarından bir tanesidir. Rahmetli dayıcığım hazırlığı yapar, ‘ Hadi pikniğe gidiyoruz.’ derdi. Buz gibi akan sularına karpuzu bıraktığında karpuz soğuk sudan ikiye ayrılıverirdi. Alıştıra alıştıra bırakırdık. Ağaca hemen bizim için bir salıncak kurar, kuzenlerimle pikniğin keyfini çıkartırdık. Buz dolabı değil buzluk kadar soğuk olan suyuna elinizi uzun süre sokamazdınız. Bugün de vazgeçilmezlerimdendir. Ornaz Vadisini Belediye oldukça güzel düzenlemiş ve güzel bir piknik alanı oluşturmuş. Çocuklarınızın da keyif alacağı bir ortam oluşmuş. Tüm doğallığı ile Başkarcı Ornaz vadisini mutaka görüp yaşamanız gerekir. Ornaz vadisini girdikten sonra 3 km ileride bulunan derede muhteşem şelaleler vardır. Burada yürüyüş yapabilir ve muhteşem şelaleleri görebilirsiniz.

Karlı Pekmez; Başkarcı şehir merkezinde bulunan Karcı Mahallesi’nin meydanında bulunan çay bahçesinde yazın sıcak günlerinde bile karlı pekmez yiyebilirsiniz. Kar Başkarcı dağından eşekler ile çıkılıp indirilir pazarlarda bile satılırdı. Çocukluğumda anneanneciğim yapar yedirirdi, biz dondurma yerine kışın karlı pekmez veya karlı süt yerdik. Bugün bile o tat farklı bir duygu yaşatır.

Kartal Gölü

Beyağaç ilçesinde bulunan Kartal Gölü’nü ziyaret edip, Topuklu Yaylası’nda 1200 yıllık karaçam ağaçlarının arasında kamp yapabilirsiniz.

Babadağlar İşhanı Denizli

Burası her yerinden bornoz, masa örtüsü ve bilimum ev tekstili sarkan, bilmem kaç katlı bir han. Şimdi, buraya gidip de sakın, bizi önce Hayri Dev’e yollayan Biz Evde Yokuz, sonra neden burayı da önermiş diye düşümeyin. Burası yerel kültür için çok önem taşıyan bir yer. Denizli halkının iyi bildiği yerlerden. Hani her şehride kime sorsanız mutlaka bildiği bir yer vardır ya, işte burası Denizli’de orası. İşhanı 1976 yılında faaliyete geçmiş ve o tarihten bu yana çeyiz, havlu, bornoz ve el dokuması alışverişlerinde Denizlilerin vazgeçilmezi.

İsminden de anlaşılacağı üzere hemen hemen tüm esnaf Babadağlı. Babadağ tekstilin tam anlamıyla bir kültür olarak benimsendiği, dokuma tezgâhlarının sesiyle özdeşleşmiş bir kasaba. Ürünler veya dokumacılık üzerine merak ettiğiniz bir konu / sorunuz olursa etraflı bir cevap alabilirsiniz. Bu işin içinde büyüyen insanlardan güzel bilgiler alıp, hoş sohbetlerine ortak olup bir de şanslıysanız Denizli şivesinin hasını orada duyabilirsiniz.

Babadağ Tarihi Evleri

Burası Denizli’nin kiremit çatılı, rengarenk tarihi evleri ve dokumacılığı ile ünlü şirin mi şirin şehri Babadağ. Burada hala tezgahlarda elle dokuma yapılıyor. Buradaki tekstil geçmişi 1200’lü yıllara dayanıyor. 50’li yıllarda ise Türkiye’nin tekstil üretiminin %40’ını tek başına sırtlamış bir yer Babadağ. Babadağ’ın keşkeki, tandırı, tas kapamasının tadı da başka! Tatmadan dönmeyin deriz. Eğer mimariye ilgiliyseniz Babadağ evleriyle ilgili Cengiz Bektaş’ın Bileşim Yayıncılık’tan çıkma Babadağ – Anadolu Evleri Dizisi 3 kitabını tavsiye ederiz. Kitap aynı zamanda Babadağ’ın sosyal tarihi ve coğrafyası üzerine ayrıntılı bir kaynak. Babadağ, Sarayköy’ün 15 km güneyindeki Babadağı’nın eteklerinde, Denizli merkeze 36km yarım saat mesafede.

Babadağ Yardançayı Piknik Alanı

Yardançayı Şelalesi’nin 30-40 metre  Yardançayı Piknik alanını aileniz ile piknik alanı sunuyor. Yeşiller içindeki gizli cennet olan Yardançayı gerek temiz havasıyla gerekse doğanın eşsiz güzelliğini yansıtmasıyla görenleri büyülüyor. Babadağ’ın dünyaya açılan kapılarından olan bu eşsiz güzellik artık piknik alanıyla birlikte hizmete açık.

Güney Şelalesi

Denizli’nin merkezinden 70km uzakta yer alan bir doğa harikasına göz atıyoruz şimdi de. Şelale ismini içinde yer aldığı Güney ilçesinden alıyor. Cindere Dağı yamaçlarından çıkan suların 20 metreden Menderes Nehri’ne dökülmesiyle oluşan şelalenin asıl güzelliğinin sırrıysa suyunda barındırdığı yüksek oranda kireç. Sudaki bu kirecin şelale yatağında oluşturduğu kalker basamakları ve şelalenin yeşilin her tonunu barındıran bitki örtüsü şelaleyi çok estetik bir görütüye kavuşturmuş. Birinci dereceden sit alanı ve Türkiye’nin 23. doğa harikası olarak kabul edilen şelale ile tek sıkıntı ise geçirdiği heyelan sonucunda bir kısmının yapılmış olması. Yeniden çevre düzenleme çalışmaları olmuş ama biz son halini görmedik.

Süleymanlı Yaylası ve Gölü – Buldan

Denizli’deki kamp ve piknik yapılacak alanlar arasında en güzellerinden birisi Süleymanlı Yaylası ve Gölü çevresi. Burada iklim koşulları o kadar optimal ki çok zengin bir bitki örtüsü var. Hatta bu nedenle Göl ve Yayla çevresinde ender yabani hayvan türleri de yaşıyor. Burası Buldan Doğal Hayatı Koruma Derneği çabalarıyla 2000 yılında 1. Derece doğal sit alanı ilan edildi. Ama yine de yayla turizimi ve kampçılık için aktif olarak kullanılıyor. Hafta sonları biraz kalabalık olabiliyor. Burası, Denizli merkeze 52km 50dk, Buldan merkeze 8km uzaklıktaki Süleymanlı Köyü’nün yakınındaki düzlükte yer alıyor.

Ağlayan Kaya (Yeşildere) Şelalesi – Çal

30 metre yükseklikten dökülen şelale gerçekten de kayaya ağlıyormuş izlenimi veriyor. Buradaki Hoca’nın Yeri adlı yer Denizlilerin de hafta sonu kaçamak yeri. Denizliye gelip de  alabalık yemeden dönmek olmaz. Gitmek için Denizli otogardan Çal minibüslerine binebilirsiniz. Arabayla geliyorsanız da Denizli – Pamukkale otoyolundan Korucuk Mahallesi yönüne sapıp 25 km gittikten sonra Çal Sakızcılar Mahallesi’ne dönüyorsunuz.  Şelale dere içinde yer alıyor.

Kaklık Mağarası

Denizli şehir merkezine 30 km uzaklıkta bulunan Kaklık Mağarası kükürtlü sülfür bileşenleri içeren su kimyasıyla içerisinde dikit, sarkıt ve damla taşı şekillerini görebileceğiniz, suyunun berraklığı nedeniyle sülfürlü tortuları yansıtmasıyla turkuaz ya da cam göbeği yeşil tonlarını bolca görebileceğiniz bir mağaradır. Taban kısmında yer yer traverten benzeri oluşumlar görülür. Denizli Ankara karayolundan geçiyorsanız Kaklık Mağarasına saparak yolculuğunuza keyifli bir ara verebilirsiniz.

Honaz Kiraz Bayramı

Denizli’nin Honaz ilçesi Napolyon kirazıyla meşhur ve her yıl Haziran ayının 2.haftası burada Honaz Kiraz Bayramı düzenleniyor. Kiraz, Honaz’da temel geçim kaynaklarından biri fakat burada üretilen kirazın %80’i yurt dışına ihraç edildiğinden hazır Denizli’ye gelmişken Avrupa standartlarında Honaz kirazını tatmadan olmaz. Denizli pazarlarında Honaz gibi bir çok çevre köylerden ve ilçelerden gelen ürünler satılır. Denizli halkı hal yerine köylü kadınların getirdiklerini satın almayı ve köy ürünleri ile beslenme adetini bırakamamış ender şehirlerdendir.

Honaz Dağı ve Honaz Dağı Milli Parkı

Honaz Dağı, 2.571 metrelik rakımla tüm Ege Bölgesi’nin en yüksek noktası. Ege Bölgesi ile Akdeniz Bölgesini birbirinden ayıran bir doğal sınır niteliğinde. Dağ çevresi aynı zamanda endemik bitki ve hayvan türlerinin bulunduğu bir milli park. Hal böyle olunca da burası yamaç paraşütçülerinin, yürüyüşçülerin, bisikletçilerin, kampçıların, doğa fotoğrafçılarının ve kuş gözlemcilerinin uğrak noktalarından biri. Tabi burada her aktiviteyi kafanıza göre yapamıyorsunuz. Tüm aktiviteleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan izin belgeli seyahat acentaları ve turizm işletmelerinin belirlediği programlar, turlar ve belirlenen parkurlar dahilinde yapabiliyorsunuz.

Honaz Saklıgöl

Denizli Honaz ilçesine bağlı Yukarı Dağdere Köyünde (mahallesi) bulunan küçük bir doğal göl. Çam ağaçları arasında yer alan gölün etrafı piknik alanı olarak düzenlenmiştir.Tatlı sulu bir göldür ve içinde tatlı su canlıları barındırmaktadır. Gerçekten adı gibi saklı bir göldür. Şehir merkezine ve ana ulaşım yoluna uzak kaldığı için nispeten bakir kalmış, beni bir arkadaşım götürmüştü ve söylemediği için saklı gölü ilk gördüğümde şaşkın kalakalmıştım. Orada bir göl ile karşılaşacağımı düşünememiştim. Krater gölü olduğu belirtilir. Honaz dağlarında 1080 metre yüksekliğindeyer alan göl özellikle fotoğraf meraklıları için vazgeçilmezlerdendir. Gölde yansıma olayları fotoğrafçılar için büyük keyif.  Saklıgöl’ün çapı 300 metreyi geçmediği gibi çay ve dereyle de beslenmiyor. Suyunun berrak ve temiz olmasının sebebi ise dibinden kaynaması. Gölde sazlıklardan oluşan 7 tonluk yüzen bir ada mevcut. Ada rüzgarın etkisiyle zaman zaman yer değiştiriyormuş…

Kibyratis Yürüyüş Yolları ve Kamp Alanları – Çameli

Denizli’nin Çameli ilçesi ve civarında 52 tane kamp alanı ve bir o kadar da yürüyüş yolu var. Bu yollar çok özel donanımlar gerektirmeden herkesin rahatlıkla yürüyebileceği yürüyüş yolları. Çameli Kaymakamlığı’nca yürütülen proje kapsamında, deniz güneş ve eğlence üzerine yoğunlaşmış klasik Ege Bölgesi turizmine seçenek olarak doğa ile iç içe sağlıklı yaşama dikkat çekilmek isteniyor. Her yolun zorluk derecesi farklı. Her yol üzerindeki bazı kayalara yolunuza nasıl devam edeceğinizi gösteren işaretler de yerleştirilmiş. Eeee o zaman bol bol yürüyüş yapma zamanı…

Bekilli Deresi Sal Yarışı ( Rafting ) – Bekilli

Denizli’nin Bekilli ilçesine bağlı Bekilli Deresi Türkiye’nin en iyi 10 sal yarışı noktaları arasında ve yılın her mevsiminde burada çılgınca sallar ile anrenalin salgılanıyor. Toplam 2 saat kadar süren 9.5 kmlik parkurun zorluk derecesi orta –  yani zor 3-4. Bu parkurun yeni başlayanlar için çok da uygun olmadığını hatırlatmakta yarar var. Çünkü parkur içinde Kısık Kanyonu gibi zorlayıcı etaplar var. Yeni başlayanlar için zorluk seviyesi 1 olan 11kmlik Çal parkuru öneriliyor. Sanırız bölgede yerel küçük işletmeler var.

Akhan Kervansarayı

Anadolu Selçuklu dönemi eserlerinden olan Akhan Kervansarayı 1100 metrekarelik kapalı alanıyla halen kullanımda olup bir bütün şeklinde ayakta olup Selçuklu mimarisinin tüm karakteristiğini taşımaktadır. İki kitabesi bulunan ve dönemin valisi Seyfettin Karasungur tarafından yapılan Akhan, İzzettin Keykavus döneminde yaptırılmış sultan hanları arasındadır. Dünyaca ünlü seyyahlardan olan İbn Battuta Anadolu gezisinde Denizli’ye uğradığında bu Han’da konaklamıştır. Ünlü seyyahların uğradığı Akhan’ı Denizlide gezilecek yerler listesi yaparken ya da Denizli seyahat planlarınızda atlamak tabi ki olmaz.

Işıklı Gölü

Işıklı Gölü ya da diğer adıyla Akdağ Gölü, Büyük Menderes’in doğduğu havzada bulunan maksimum derinlik noktası 7 metre olan tatlı su gölü olup pek çok kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Doğa severler ve fotoğraf çekmeyi sevenler için büyüleyici güzelliğiyle Işıklı Gölü Denizlide gezilecek yerler arasında. Nilüfer çiçekleri eşliğinde kaçırılmaması gerekilen bir görsel şölen.

Denizli Nikfer Kayak Merkezi

Denizli Kayak Merkezi, Nikfer Kayak Merkezi ya da Bozdağ Kayak Merkezi adlarıyla bilinen, ziyaretçilerin henüz üniversal bir adlandırma geliştirmediği il merkezine 85 km uzaklıktaki kayak merkezi, yeni yapılan tesisleşmeyle birlikte popüler hale gelmektedir. Yaz aylarında oradan geçtim fakat görme imkanım olmadı. Kapalıdır diye gereksiz bulununca gruba uymak durumunda kaldım. Bana kalsa ben kayak merkezini yaz ayında bile görmek isterdim. Duyduğum ve bilgilendiğim kadarıyla Telesiyej, teleski, kayak pisti, yürüyüş bandı ve kayak ekipmanı kiralama olanaklarını barındıran kayak merkezi sis ve rüzgar bakımından amatörler için son derece ideal pistlere sahipmiş. Tam benlik…

Keloğlan Mağarası

Keloğlan Mağarası Acıpayam ilçesinin Dodurga Kasabası sınırlarında yer alır. Kasabanın Antalya Karayolu üzerinde yer alması, Keloğlan Mağarasının transit yolcuları çekmesini sağlamaktadır. Eski zamanlarda köse birinin mağarada uyuyakalması, uyandığında ise saçları uzamış olarak kendini bulması nedeniyle mağaraya bu isim verilmiş olup yöre halkı arasında saç ve sakal sağlığı için iyi geldiği yönünde iddialar mevcuttur. Eğer Denizli’den Antalya’ya gidiyorsanız Eşeler Dağı’nın güney kısmında bulunan sarkıt, dikit ve damla taşı gibi coğrafi oluşumları gözlemleyebileceğiniz Keloğlan Mağarasına saparak yolculuğunuzu tatlı bir mola ile renklendirebilirsiniz.

İnceğiz Kanyonu

İnceğiz Kanyonu Denizli ve Muğla il sınırlarında bulunan Denizli’nin Kale ilçesi merkezine 45 kilometre uzaklıkta bir kanyondur. Halk arasında “Arapapıştı” adıyla da bilinir. İnceğiz, Denizli Kale gezilecek yer ve Denizli Muğla arası yolculuğunuzda mola vermeniz gereken doğa severleri mutlu eden bir uğrak yeri…

Tarihi Denizli Camileri

Acıpayam ilçesine bağlı Yazır Köyünde bulunan Yazır Camii, Osmanlı döneminde yapılmış olup, ince ahşap işçiliğinin eseri olan kakma ve ahşap boyama tavanı, duvarlarında yer alan barok esintili resimleriyle tarih meraklılarının dikkatini çekmektedir. Eğer tarihe ilginiz varsa Tavas Hırka Camisi, Kaleiçi Arasta Camii, Kale Cevherpaşa Camii, Buldan Çarşı Camii, Baklan Boğaziçi Camii, Baklan Kuyucak Camii, Çivril Serbanşah Camii, Baklan Tekke Camii de mutlaka görmeniz gereken yerlerden.

Denizli’ye gelen arkadaşlarım genelde memnun ayrılıyorlar. Akşam trafiği hariç oldukça keyifli bir şehirdir. Sıkıldığımı hiç hatırlamam. Sinema, alış veriş merkezleri, gezi yerleri, parkları, geniş yolları, parkları, alış veriş imkanları, ulaşımı, insanları ve genel olarak şehrin huzur veren hali ile Denizli geleni memnun gönderiyor. Lokantalarımız bol, lezzetli ve güvenilirliği ile tanınıyor.

Yardımsever, sevecen, cana yakın, içten, samimi, hakkını savunan, çıkarını ihmal etmeyen Denizli halkı adına selamlarımı gönderiyorum.

Sevgi ve saygılarımla

Özlem Şenol

23.02.2020 Gelsenkirchen