DOĞAN CÜCELOĞLU
“Ey Öfkem! Farkında olmadan nasıl da tutsak etmişim seni kendime. Sancılarını, sıkıntılarını kulak arkası edebilmişim çocuk aklımla… Olması gereken o en şaşaalı, hani çabuk mutlu olunan ya da en basit olayda isyan bayrağı çeken dönemlerimde bile doyasıya bürünemedin kimliğine. İlk kez bu gün nasıl da güçlüymüşüm diyorum. Seni alt etmeyi, susturmayı nasıl da başarmışım çocuk aklımla. Hep dinledin, önemsedin beni. Yıllarca halka yapınca sabrımı, iç içe geçip kemikleştin adeta. Bu gün gençliğimin oluşumundan çok, çocukluğumun getirisi dökülmekte satırlarıma… O saf, pamuk ipliği kadar ince irademe boyun eğerken; ilk kez sen mi çok zayıftın, ben miyim güçlü olan sorgulamaktayım. Bugünkü asiliğinle nabzımı yoklamaktasın biliyorum. Belki zaman katmeriyle katılaşan sabır taşın çatlamakta, kim bilir. Gitgide değişmekteyim sanki. Yanlış bilinene itiraz hakkı tanımadan, sessizliğe mahkûm ettim seni. Oysa her canlının savunma mekanizması vardı, inanırdım buna. Birbirinden farklı, başarılı ya da yenik… Benim çocukluk refleksim herkesten farklıydı; suskun anarşit… Bilinen uluorta ya da aile içi yaşanan kargaşa değil bu. Ben iç dünyamdaki anarşiden söz etmekteyim. Başı dik, dünyayı ben yarattım diyen küçük dev… Ne yapılırsa yapılsın sesin çıkmaz. O an olaya, kişiye hatta kendine bile yabancılaşır tavrın. Asla ağlamazsın. Başını eğmezsin hiç. Eğemezler. İçindeki çocuk girer devreye, ‘Sus Nilgün konuşma. Biraz sonra ya da yarın her şey bitmiş olacak. Yok yok sakın ağlama! Seni üzmeyi başardıklarını düşündürtme onlara. Şimdi kalk yemeği hazırla, otur ye… Biliyorum, biliyorum sen yapmadın, varsın onlar bilmesin. Sonra git yat. Hemen uyumalısın. Yarın her şey güzel olacak. Sen iyi bir çocuksun. Onlar bilmese de olur.’ Biz gecelerin karanlığını dost edinmişken; bu gün beklenmeyen dost gibiydin gün ortasında. Öfkem, sen benim içimde benzin istasyonu gibisin. Sabit; bedenimin, ruhumun bir paçası kadar ben, terk etmedikçe onun beni terk edemeyeceğin türden… Her zaman dışarıdan gelen etkenlerden biri kibrit çakacak güçte olur elbette. Bu gün gibi… Asıl kahramanlar bizleriz çünkü; görünmeyen fakat her zaman varlığını hissettiren… Savunma mekanizmamı sen istasyonun çevresine öylesine güçlü örmüş, köpük fıskiyelerimle öylesine sarıp sarmalamışım ki seni; yanmaya fırsatın olmadı ki, sönmeyi bilesin. Bu gün ilk kez yüzleşiyoruz seninle. Ben sana yabancı, sen kırk yıllık dost gibi aşina; ‘Rakibini hafife alma sakın’, diyordun sanki. ‘Bu tabiatına aykırı…’”
Gençliğimin en anarşi dönemlerinde tanışmıştım onunla. Soru sormuştu bana “Sen kimsin?” Düşünmüştüm kimdim ben? O kadar zordu ki cevabı. Yirmili yaşların taş üstüne taş koymadığı, çevresini sarmalayan yaşam mücadelesi içinde savrulan, iç dünyanın dışa yansımayan tarafıyla haklılık sandalında doludizgin yol alan… Bu bendim. Test yapmıştı. Sorular peş peşe sıralanmış, cevapları beklenmekteydi. Elimde kalem, önümde bembeyaz boş sayfalar… Cevaplar birkaç satır belki. Bende her soru, sayfalar dolusu yolculukla ulaşabilmişti cevaba. Ne çok yerde tökezleyerek şaşırmış, yaşamın yaraladığı ne çok noktalarda duraksayıp gözyaşı dökmüştüm. Bütün testlerinden geçerek öğrenci gibi çalışmıştım dersime. Her satırında ailemden, çevremdeki insanlardan, öğretmenlerimden, Ayşe’den, Fatma’dan birer özelliğe rastlamıştım. “Aaa bu tıpkı O” İçimdeki çocuğa tali yollardan açılan pencerelerin bütün kilitlerini sunmuştu bana. İÇİMİZDEKİ ÇOCUK kitabıyla tanımıştım, bu güzel insanı. Benim gibi pek çok insanın dünyasına dokunmuş ve ölümsüzlüğü fazlasıyla hak etmişti. İyi ki Türkiye topraklarından böylesi değer geçti. Gururumuz. Işıklarda ol güzel insan. Toprak incitmesin seni.
- Aşka Çeyrek Kala Suzan Kuyumcu Kitap Tanıtımı - 22 Mart 2022
- Bir Aşk Hikayesi Suzan Kuyumcu - 23 Şubat 2022
- KalemSuzan Kuyumcu - 17 Şubat 2022
Yüreğinize, kaleminize emeğinize sağlık. Işıklar yoldaşı olsun
Teşekkür ederim sevgili arkadaşım, pek çok yüreğe dokunmuştur, ne mutlu ona 💐❤
Güzel bir anma yazısı olmuş Suzan’cığım. Severek okuduğumuz, bize pek çok yönden yol gösteren ve tanıma şansına sahip olduğum bir insandı Doğan Cüceloğlu. Allah’ın rahmeti üzerine olsun.