Esmeri Alev Ekebaş ile Röportaj HABER: Utku Iltır /Esmeri Alev Ekebaş

BİRKAÇ YIL ÖNCE ÖDÜL ALDIĞIM RÖPORTAJIM… ESMERİ ALEV EKEBAŞ FETHİYE’DEN METEM’E MANSİYON ÖDÜLLERİ

Bu sene 10.’su düzenlenen Yunus Nadi Röportaj Yarışması’nda Esmeri Alev Ekebaş ve Ufuk Gökmen ile yaptığımız  röportajda mansiyon sıralamasında 2. ve 3. olarak dereceye girerek yarışmayı sonuçlandırdık. Bizimle röportaj yapan Esmeri Alev EKEBAŞ’a ve Ufuk GÖKMEN’e, ayrIca Fethiye Belediyesi ve FETAV a ödüller için teşekkür ederiz. Emeği geçen öğrencilerimiz Egehan KOKSAL ve Utku ILTIR’ı tebrik ediyorum.

Bu yıl 10.su düzenlenen Fethiye Festivalinde Datça’ya iki ödül birden geldi. Her yıl geleneksel olarak düzenlenen festivalde bir çok etkinlik ve bir çok yarışma düzenleniyor. FETAV (Fethiye Turizm Tanıtım Eğitim Kültür ve Çevre Vakfı)’nın ve Fethiye Belediyesinin ortaklaşa yürüttüğü Festivale her ilçeden ve her okuldan katılım sağlanmaya çalışılıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla gerçekleştirilen festivalin amacı; Ülkemiz gençliğinin aydın, ilerici, dünya standartlarında yetişmesine katkıda bulunmak ve bunların yanı sıra Fethiye’nin kültür yaşamını geliştirmek için tanınmış yazarların, sanatçıların, tiyatrocuların katkısıyla halkın da katılımını sağlayarak Fethiye’yi bir sanat ve kültür kentine dönüştürmek’ olarak tanımlanmaktadır.

Festival adı altında düzenlenen ve lise düzeyindeki öğrencileri kapsayan yarışmalarda dereceye giren okullar ve öğrenciler;

10. Liselerarası Yunus Nadi röportaj yarışması

1. 90 Puanla Melsa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Sokaklarda Neden Çocuk Sesi Yok?
Koordinatör öğretmen- Emine GÜVEN Öğrenciler- Dilara KÜNERLİOĞLU&Gizem PEHLİVAN
2.87.50 Puanla Melsa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Bir Çocuk Misali
Koordinatör öğretmen- Fatma CEYLAN Öğrenciler- Kader DEĞİRMENCİ&Yıldız KARAÇAR
3. 85 Puanla Muğla Gazi Anadolu Lisesi
Özel Annelerle Yolculuk
Koordinatör Öğretmen- Ayfer Dönmez GÜNGÖR Öğrenciler Yonca ÖZCAN&Arzu KÖKÇÜ
1.Mansiyon 82.50 puanla Melsa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Şehit Kokulu Köy
Koordinatör Öğretmen- Emine GÜVEN Öğrenciler Şevval Damla Yağmur ÖZDEMİR&Berna KAYA
2. Mansiyon 72.50 Puanla Datça Şehit Ersoy Yorulmaz METEM
Yaşama İz Bırakmak
Koordinatör Öğretmen Huriye CURA Öğrenciler Utku İLTİR&Egehan KÖKSAL
3. Mansiyon 70 Puanla Datça Şehit Ersoy Yorulmaz METEM
Zafer Mümkün Mü?
Koordinatör Öğretmen Huriye Cura öğrenciler Utku İLTİR&Egehan KÖKSAL
*Afiş Tasarım Yarışması
1.lik Ödülü Ceren KÖROĞLU
2.lik Ödülü Zeynep IŞIN
3.lük Ödülü Emre Kör
*-18 Kısa Film Yarışması
En iyi Film
1. UMUT Göcek Süleyman Şatır Anadolu Lisesi
2. ANONS Mehmet Erdoğan Anadolu Lisesi
3. UYANIŞ Üzümlü İMKB Anadolu Lisesi
olarak belirlendi.

HABER: UTKU İLTİR&ESMERİ ALEV EKEBAŞ

ESMERİ ALEV EKEBAŞ&UTKU ILTİR RÖPORTAJI

MUHABİR- GAZETECİLİK HAYATINIZLA İLGİLİ KISA BİR BİLGİ VERİR MİSİNİZ?

ALEV HANIM- Yalova lisesinde okul gazeteciliği yapıyordum, röportaj yapıyordum ve okul gazetesinin panosuna asılıyordu. Yazılarımız o panoda okunuyordu, öyle başladım diyebilirim. Bursa Uludağ Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunuyum. Kendi mesleğimi yapmadım. Edebiyata yatkındım. Vakıftan Uğur MUMCU Yaratıcı Yazarlık Semineri aldım. Öyküler, hikayeler, şiirler yazıp gazetelere gönderiyordum. Daha sonra burada yerel bir gazeteden teklif geldi. Dayım da bu yerel gazetede yazıyor. O senede rahatsızdım, nasıl yapacağım endişesi vardı, bir trafik kazası geçirmiştim. “Koltuk değnekleriyle yapabilir miyim?” diye düşünmekteydim. Yani her şeye haber olarak bakınca yapabiliyorsunuz. Haber buluyorsunuz, haber sizi buluyor, bir müddet sonra öyle oluyor. Yanınızda hep fotoğraf makinenizi, ses kayıt cihazınızı taşımaya ihtiyaç duyuyorsunuz. Unutmadığınız sürece, muhakkak bir yerde bir haber buluyorsunuz. Özellikle yerel gazeteciliğin daha önemli olduğunu düşünüyorum. Ulusal gazetecilik yerel gazeteciliğe göre farklı haberler yapıyor. Halk yerelde yerel haber bekliyor. Hangi etkinlik olmuş, kim ne demiş, hangi sanatçı hangi röportajı vermiş vs. bunlar halkın ilgisini çekiyor. Kısacası halk Datça haberlerini okumak istiyor. Datça Havadis gazetesinin muhabirliğini yüzde seksen iki engelim bulunmasına rağmen gönüllü olarak yapıyorum. Her yerde bulunmaya çalışıyorum. Gazetecilik bir misyon yüklenmektir, halka doğru haber ulaştırmaktır, Türkçeyi de doğru kullanmaktır. Bir de en önemlisi çok okumaktır. Zaten siz güvenilir bir gazeteci olduktan sonra her kesim size kolaylıkla açılabiliyor. Olaya mesafeli, kendi duygunuzu katmadan, tarafsız olarak doğru haberi aktarmamız gerekiyor. Tek bir cümlenin dahi oynanmasıyla anlam değişebileceğinden olduğu gibi aktarmamız gerekmektedir. Gazetecinin elindeki güç sonsuzdur.

MUHABİR- İLK HABERİNİZİ KAÇ YAŞINDA YAPMIŞTINIZ?

ALEV HANIM- İlk haberimi yaptığım zaman lise ikinci sınıfta öğrenim görüyordum. Yalova Lisesi’nde okul gazetesine bir “öğrenci muhabir”dim (gülümsüyor). Haberim Dumlupınar denizaltı astsubayıyla ilgili olmuştu.

MUHABİR-SİZİ BU MESLEĞE TEŞVİK EDEN KİŞİ VEYA KİŞİLER KİMLERDİR?

ALEV HANIM- Dayım Yalçın Uysal da annem Yıldız EKEBAŞ da emekli öğretmen. Dayım da buradaki bir yerel gazetede gazetecilik yapıyor. Ben yazmayı, okumayı ve bir şeyler üretmeyi hep sevdim. Hatta Datça’da da Nihat AKKARACA Öykü Yarışması’nda birinciliğim var. Yani hep bir şeyler yazıyorum, çiziyorum.

MUHABİR- HANGİ HABERİNİZİN ARDINDAN ‘ARTIK BEN BİR GAZETECİYİM’ DEDİNİZ?

ALEV HANIM- Özellikle röportaj yaptığım insanlar, kendilerini okuyan kişilerden olumlu yanıt aldıklarında bana haber veriyorlar. Bu da bana iyi bir şey yaptığımı hatırlatıyor. Bir milli piyango bileti satıcısıyla röportaj yapmıştım yılbaşında. O bilet satıcısını tanıtan, anlatan bir röportajdı. Sonrasında oradan alınan biletler sahte çıkmış. Bilet satıcısından şikâyetçi olan kişi, dava açmış. Bunun sonrasında piyango bileti satıcısı benimle yaptığı röportajı göstererek bu durumdan kurtulmuş. O gün anladım ki ben iyi bir gazeteciyim. Beni her gördüklerinde teşekkür ediyorlar. İlginç bir haberdi.

MUHABİR- DAHA ÇOK NE TÜR HABERLER YAPMAKTAN HOŞLANIRSINIZ?

ALEV HANIM- Evet, ben hep yerel haber yapmaktan hoşlanırım. Yani ulusal haberi diğer gazetelerden de okuyabilirler. Yerelde benim yaptığım haberler daha çok kültürel etkinliklerle ilgili. Okumanın, kültürel etkinliklerin, bunları halka yansıtmanın halkımızda bilinç ve bir aydınlanma yaratacağına inandığım için genellikle bu haberleri yapıyorum. Önemli günlerde, Datça’nın gelenekselleşen etkinliklerinde hep Datça halkının yanındayım. Bir zamanlar da Halk Eğitim Merkezi’nde röportajlar yapıyordum.

MUHABİR- YUNUS NADİ ABALIOĞLU HAKKINDA NE BİLİYORSUNUZ?

ALEV HANIM- Yunus Nadi, saygı duyduğum bir gazeteci. Halide Edip Adıvar ile birlikte Anadolu Ajansı’nı kurarak Kurtuluş Savaşı’mızın doğru haberlerinin tüm dünyaya yayılmasını sağladı. Ne kadar önemli bir görev değil mi gazetecilik? Tüm dünyaya ülkemizin kurtuluş mücadelesini anlatabildiler. Ben zaten iyi bir Cumhuriyet gazetesi okuruyum yıllardır. Bu gazeteciler bizim önderimiz, yol göstericimiz. Biz de onların izinden bir şekilde gitmeye çalışıyoruz.

MUHABİR- TEKNOLOJİNİN MESLEK HAYATINIZDAKİ OLUMLU YA DA OLUMSUZ ETKİLERİ NELERDİR?

ALEV HANIM- Teknoloji çok önemli; çünkü haber ve görüntüleri anında geçebiliyorsunuz. Teknoloji kullanmadan gazetecilik olmaz. Ben bir ara yazıyordum, üşenmeden yazdığım için. Sonra ses kayıt cihazından fotoğraf makinesine kadar hepsini sağladık. Teknoloji şu anda gazeteci için çok önemli. Teknolojiyi kullandığı için anında, sıcak haberi ulaştırır. Haberin de sıcak olması önemli. Haber gecikirse soğur ve haber olmaktan çıkar. Yani teknoloji, hızı getirdi gazeteciliğe. Bu da çok önemli.

MUHABİR- YAPTIĞINIZ HABERLER DAHA ÇOK İNTERNET ÜZERİNDEN Mİ OKUNUYOR? YOKSA GAZETELERDEN Mİ?

ALEV HANIM- Gazetemizden okunuyor. Epey bir baskısı var. İnternet üzerinden ve sosyal ağlardan da paylaşıyoruz gazete haberlerimizi. Epey bir tıklanma sağlıyoruz. Yani hocamız hep bana derdi ki: “Senin haberlerin şanslı, çok okunuyor, çok tıklanıyor, çok paylaşılıyor.” Bazı haberlerim de hakikaten şanslı ve çok fazla kişiye ulaştığına inanıyorum. Bir şekilde izleniyor ve tıklanıyor. Bu nu da benim arkadaşlarım söylüyor.

MUHABİR- GAZETECİ OLMASAYDINIZ HANGİ MESLEĞİ TERCİH EDERDİNİZ?

ALEV HANIM- Ben gazeteci olmasaydım, yazarlık yine yazma, yazdırma eylemi ile ilgili, kalem kağıt ile barışık bir meslek seçerdim. Bursa Uludağ Üniversitesi İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölümü mezunuyum. Arkadaşlarım mali müşavir, bankacı. O tür meslekler bana hitap etmiyordu zaten. Şu anda yaptığım gönüllü muhabirlikten çok memnunum. Gençlere de gene bir meslekleri olması gerektiğini, gazetecilikte para kazanılmadığını söylemek isterim. Gönüllülük işi, yürek işi, sevda işi… Kendilerini gazeteci olarak görüyorlarsa bu mesleği seçsinler derim ama çok da maddi beklentileri oluyorsa o gönüllülükten çıkıyor. Bizim yerelde yazan gazetecilerin çoğu gönüllü arkadaşlarımız, muhabirler, yazarlar. Bu bir virüs. Kana girince çıkmıyor. Gazetecilik virüsü! Bu yüzden gazetecilik için genç arkadaşlara tavsiyem, okuyun. Türkçe’yi güzel kullanın, dürüst olun. Bunların geri dönüşü muhakkak zaman içinde çok güzel oluyor.

MUHABİR- İYİ BİR GAZETECİ NASIL OLUNUR?

ALEV HANIM- İyi bir gazeteci nasıl olunur? Okuduğum bir kitapta da dediği gibi “Habere soğuk bakacaksınız, mesafeli bakacaksınız, haberin içinde olmayacaksınız” Habere kuş bakışı bakarsan haber güzel çıkıyor. Yani o soğukkanlılığınızı her haber de koruyacaksınız. Tabii ki sizin de muhakkak siyasi olsun, nizami olsun seçimleriniz vardır; ama o seçimler okuyucuya sizin seçiminiz olarak gider, muhabir olarak iletemezsiniz. Muhabir olarak belli bir mesafeden izleyeceksiniz ve duyguları kattığınız anda o haber olmuyor. Yani mektup olur, başka bir şey olur ama haber olmaz. Haberleri daha net daha soğuk yazmanızı öneriyorum ben. Çok da kendi duygularınızı içinize katmayınız. Gittiğiniz yerlerde anlatılanları aynen geçiniz. Mesela bir konuşmada öğretmeninizin, diyelim ki 23 Nisan’da yaptığı konuşmasına siz bir cümle ekleyemezsiniz. Oradaki konuşulanı aynen vermek zorundasınız. Bunlara dikkat edeceksiniz. Dürüstlük, Türkçenin iyi kullanımı, iyi okumak önemli. Başarılı olmak için de sıcak haberi takip edeceksiniz. Her an, her yerde olamazsınız ama olabildiğiniz her haberde fotoğraflayın. Orada olduğunuzu da gösterin bence. Gazetecilik iz bırakmaktır. Gazeteci olarak iz bırakmak dileğiyle.

2

Bu yazıyı da okuyabilirsiniz

Çocukluk Çağımız Daha Güzeldi Sadi Geyik

Anı

Bir cevap yazın