24 OCAK MIH GİBİ FATMA GİRİK İÇİMDE…
Sabahın erken saatinde sosyal medyada paylaşımlar gördüm. İçim sıkkındı. Geceden şiir düşürmedim. Hava çok soğuktu. Marmaris Sibirya mı oldu, diyesi geliyordu insanın. Fatma Girik yaşamını yitirdi haberlerine inanmadım. Daha önce sosyal medyada çıkan asparagas haberlerde birkaç kez ölüm haberi paylaşılmıştı. Ben onun hep yaşamasını isteyen biriydim.
24 Ocak içimizdeki asla sönmeyecek olan yangın. Uğur Mumcu ve Gaffar Okkan …
24 Ocak Yazın dünyamızdan Osman Türkay’ın, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ölüm yıldönümü…
Yakınlarda yitirdiğimiz okuma ve okutma işlerinin emekçisi Aydın İleri…Ne diyeyim ölüm adın kalleş olsun.
Fatma Girik ile yüz yüze tanışmak kısmet olmadı ancak, çocukluğumun içinde hep vardı.
İlkokuldayken, Ortaca’da öğretmenimiz bizleri açık hava sinemasına götürmüştü. İlk izlediğim filmdi. Mavi gözlü, erkeklere meydan okuyan kadını çok sevmiştim. Filmin etkisinde aylarca dolaştım. Kadın olmanın zorluklarını aşırı gerçekçi olarak iliklerime kadar hissettim. Filmin adını değil de cesur bakışı ve eylemlerini beynime adeta kazıdım.
Bana verilen harçlıklardan Fatma Girik Kartları alıyordum. Kitaplarımın arasında uzun uzun bakıp durduğum ayraçlarımdı. Odam yoktu evde karışan çoktu o yüzden duvara asamadım. Babamı erken kaybedince, daha cesur olmam gerekiyordu. O yüzden benim içimdeki güçtü Fatma Girik…
Lise yıllarında pamuk çabası olurdu. Yaz gecelerinde traktör ile mahallenin kadınları ile bir kez daha Fatma Girik filmi izlemiştim zamanlarda karar verdim Yörük kızı olarak erkeklere meydan okuyacaktım. Kendimi asla ezdirmeyecektim.
Lise yıllarımda Tarık Akan da eklendi sevdiğim sanatçılara…Arkadaşlarım dalgalarını geçtiler.
“Tarık Akan gibi sevgili bul “diye….
Kitaplarımda iki sanatçının kartları vardı…
Öğretmenlik yıllarımda da alkışladığım, yüreğime bastığım iki sanatçıydı.
Tarık Akan’ın “Anne Kafamda Bit Var “adlı 12 Eylül Anıları yapıtını ağlayarak okumuştum.
Halkın içinden halkını seven ve örnek olan iki sanatçımızın mekanları huzur olsun. Ruhlarına huzur dolsun. Bizlere filmleriyle, eserleriyle, ülkemize ve insanlığa kazandırdığı yüce duygularıyla, düşünceleriyle kocaman bir dünya bıraktılar.
“Sanatçı örnek olmalı mı? Sanatçı canının istediğini yapan, topluma ahlak dersi vermek zorunda olmayan mı, soruları günümüzde daha benci ve daha çılgın… Sanatçı ahlak zabıtası değil algısında çoğunluğumuz. Toplumcu bakış olarak böyle düşünmüyoruz elbet.
Sanatçının yaşamdan kopuşu ile yeniden onun o güzel sözlerini yeniden pekiştirdik.
“Öldüğümde arkamdan kötü konuşmasınlar bana yeter! Kimsenin canını yakmadım, kimseye kötülük yapmadım, kul hakkı yemedim, kimseyi hor görmedim, kimseye şımarıklık ya da güç gösterisi yapmadım. En önem verdiğim şey bu. İyi insan olmak, dünyadaki her şeyden zordur. Sanatımın da hakkını verdim. Halkın sanatçısı oldum.”
Gösterişten, faydacılıktan uzak, en içten bir duruş… Dürüst ve örnek kişiliğin ile bizlerin sanatçısı oldun. Atatürkçü, ilkeli, Cumhuriyet kızı, gönüllerimizin biricik sanatçısı Fatma Girik. Aramızdan ruhlara göçün ışıklı olsun…
Güle güle Atatürk’ün kızı… Kalbimizdeki yerin asla doldurulamaz. Mavi bakışlı Ata’mızla güneşin sofrasında buluşun, sevgimiz sonsuz sizlere.
Hatice Altunay
- Çark-ı Felek Cepte (Saat Çiçeği) Hatice Altunay - 17 Aralık 2022
- Yeni Dünya Sevdiniz mi? Hatice Altunay - 28 Temmuz 2022
- UmuHatice Altunay - 25 Nisan 2022
Bir yorum var
Pingback: Çark-ı Felek Cepte (Saat Çiçeği) Hatice Altunay -