İz Bırakanlar Seyhan Can

Okul sırasına oturduğum ilk tarih, 1969’un Eylül’üydü.

Çan’daki Atatürk İlkokuluna beni kimin götürdüğünü hatırlamıyorum. Yalnız mı gitmiştim yoksa… O güne dair zihnime kazınmış bir olayı çok iyi hatırlıyorum ama. Bahçede sıra olup sınıfımıza girdiğimizde öğretmenimiz Emin Bey, bir arkadaşımızı çok kötü dövdü. Okula dair ilk anım ne yazık ki bu. Kötü bir başlangıç yapmıştım. Bu öğretmenden dayak yemedim, bana kötü davranmadı hiç ama ne yazık ki zihnimdeki hatırası bu kadar… İki üç ay kadar kaldım onun sınıfında…

Ailevi durumlar nedeniyle gitmek zorunda kaldığım Hoşoba köyünün iki derslikli okulunda dördüncü sınıfa kadar okudum. Kendisine birinci sınıfın başında zeki ve çalışkan bir öğrenci olarak tanıtıldığım Şükrü Öğretmenim her ne kadar “ Yakında köy çocuklarından farkı kalmaz.” dediyse de üçüncü sınıfın sonunda beni dördü okumadan beşinci sınıfa almaya karar verdi.  Babamın ölümü nedeniyle yeniden Çan’a dönmek durumunda kaldığımızdan sınıf atlayamadım. Köye gidişlerimde haberlerini alsam da bir daha Şükrü Öğretmenimi göremedim.

Çan’da dördüncü sınıfa Atatürk İlkokulunda başladım yine. Öğretmenim Semiha Gezer’di. Eşi Lütfü Gezer ise okul müdürümdü. İkisi de akrabamdı, fakat okul hayatımda bunu bir ayrıcalık olarak hiçbir şekilde hissettirmediler bana. Her ne kadar köyde çok çalışkan bir öğrenci olsam da kasaba okulundaki eğitim, başlangıçta beni epey zorladı. Öğretmenimizin verdiği ödevleri yapabilmek için mahallemizde okuyan büyük çocukların yardımını istediğim, bazen de çaresiz kalıp ağladığım çok olmuştur. Babasını yakınlarda kaybetmiş bir kız çocuğunun bu zorlu süreçte yüreğine dokunmayı bilen tatlı sert öğretmenim Semiha Gezer, yaşamımı biçimlendiren insan ustalarının başında gelir. Rahmet ve özlemle anıyorum onu. Çan’a her gidişimde annem ve babamdan sonra kabrini ziyaret ettiğim ilk kişidir Semiha Öğretmenim.

Eşimi ilkokulda tanıdım, aynı sınıftaydık ve rakiptik birbirimize. Öğretmenimiz olmasa da ikimizin de anılarında yer eden çok özel bir insan daha var o yıllarda. Okumayı çok seven, oyun dışında bütün zamanını kütüphanede geçiren bizler için İsmail Amca’yı anmadan geçemem. Çünkü, çocukluğumun kütüphanesi onunla anlamlıydı. Köy Enstitülü İsmail Hakkı Çetin’i rahmetle anıyorum.

Ortaokul yıllarımda en çok Türkçe öğretmenim İmer Afatoğlu’nun etkisinde kalmışımdır. Kokoştu biraz fakat çok iyi bir öğretmendi, Türkçeye olan sevgi ve ilgimde onun etkisi yabana atılamaz. Ortaokulda benimle özel ilgilenen bir öğretmenim daha var o yıllardan, adı Miyase Polat. Sosyal Bilgiler öğretmenimdi, “Yaya kaldırımı olmayan yollarda yolun solunda yürünür.” bilgisini hâlâ hatırlar ve uygularım onu yad ederek. Ömrü uzun olsun. 

Cevat Can öğretmenim var bir de, şimdi kayınpederim olan. Diplomalarımda, takdir belgelerimde Çan Lisesi Müdür Yardımcısı olarak imzaları bulunan.

Eğitimden çok siyasi olay ve eylemlerin içinde kaldığımız lise yıllarım, 12 Eylül öncesine denk gelir, bu nedenle bu yıllardaki öğretmenlerimin kıymetini çok sonraları anlamışımdır. Leyli meccani okuduğum Tekirdağ Kız Öğretmen Lisesinden Fizik öğretmenim İdeal Demir, Matematik öğretmenim Ramazan Çelebi bende iz bırakan öğretmenlerdir. Facebook sayesinde İdeal Öğretmenimi yeniden bulabildim. Değerini çok sonraları anlayabildiğim gerçek bir eğitimci olan Edirne Öğretmen Lisesi müdürümüz Köy Enstitülü Lemanser Sükan da hayatımda iz bırakan öğretmenlerimdendir. Kendisini yıllar sonra buldum. Meğer aynı şehirde yaşıyormuşuz. Hâlâ görüşüyoruz Lemanser öğretmenimle… Aile dostu olduk. Sevgili kızı Doktor Demet Hanım, Vancouver’da yaşayan oğluma annelik, ablalık ediyor.

Ege Üniversitesinde okuduğum yıllarda nezaketi ve bilgisiyle Farsça öğretmenim Faris Hariri; 1402’liklerden Prof. Dr. Mehmet Fuat Bozkurt, Yazılı ve Sözlü Anlatım dersine gelen Oya Adalı eğitim hayatımda iz bırakan insanlardır.

Millet Mekteplerinin açılışı ve Atatürk’ün başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, öğretmenlerimizin kıymetini bir kez daha düşünüp anlamamızı sağlayan önemli bir gündür. Başta Başöğretmenimiz  Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, üstümde emeği bulunan, yaşamımı biçimlendiren bütün öğretmenlerimi saygı ve özlemle anıyorum.

Seyhan Can
Emekli Öğretmen

Seyhan Can’ın Tevfik Fikret yazısını okumak için tıklayınız

Seyhan Can
4

Bu yazıyı da okuyabilirsiniz

Çocukluk Çağımız Daha Güzeldi Sadi Geyik

Anı

Bir yanıt yazın