Nicel Demokrasi Erol Erdoğmuş

ÖNSÖZ 

Abraham Lincoln’ün ünlü tanımıyla: “Demokrasi halkın, halk tarafından ve halk için yönetilmesidir” Birey birey halk; dikkatlerini toplayarak oluşturdukları bilinç ortamlarında, sorunları enine boyuna irdeleyerek karara bağlar ve uygulayabilirken; birey birey halkın yaptığı dikkat toplama ve akıl yürütme becerisini halk topluca beceremez. Birey gibi kendini kendisi yönetemez ve Lincoln’ün tanımı havada kalır.

Bu nedenle birileri çıkar ve halk’a; “Seni senin yararını gözeterek yönetirim” vaadinde bulunur ve güçleri yetiyorsa idareyi zorla ele alır, hanedanlar oluştururlar. Bu yöntem askeri yöntemdir. Askeri yöntem her yerde her zaman başarılı olamadığı için, ticari yönteme başvurulur. Halk; elindeki OYPARA ile iktidarı satın aldığını sanan müşteridir.

OYPARA DEMOKRASİSİ NİCEL DEMOKRASİDİR

Oypara; oy sandığı kasasına atılan oy pusulası banknotudur. Para; müşterinin mala/hizmete verdiği değerdir. Müşteri seçmen; siyasal hizmet satın almak için oypara harcar. Ne var ki, oypara ile siyasal hizmet satın almak, fırından ekmek almak kadar basit değildir.  Siyasal hizmet satıcısının bilgisi, becerisi, güvenilirliği seçmen tarafından yeterince bilinemez. Üstelik seçmenin seçtiği kişiye hangi duygular ve hangi düşüncelerle oy verdiği de bilinemez. Farklı farklı duygulardan düşüncelerden; ya da aynı duyguların düşüncelerin azalan çoğalan değerlerinden oluşan oylar, eşdeğer olamaz. Eşdeğer olmayan oyların eşdeğer nitelikte sayılması yanıltıcıdır.

Nicellik bir şeyin sayılabilirliği, azalıp çoğalabilirliğidir. Oylar nicel olarak tartılmaz, sayılır. Çoğalan oylar iktidara, azalan oylar muhalefete götürür. Sayı çokluğu -çoğunluk oyu-; son sözü söyleyen kraldır. Çoğunluğun onayladığı her şey; iyidir, doğrudur, güzeldir kabul edilir. Azınlığın onayladığı her şey; kötüdür, yanlıştır, çirkindir…