Gökyüzüne ne zaman baksam
Karalar dökülür üzerime.
Üşür tenim, yorulur geçmişim.
…….
Boğulduğum gözyaşlarımda
Güneşime düşen bir bulut gibisin.
Bu aralar, ‘gölgen’ tek dostum benim.
…….
Yeşili yakan bir alev topu gibi sahtesin.
Sözlerin yalan, sevgin yalan senin…
Elbet bir gün sahte sevgiler de erir.
Tıpkı buzların eridiği gibi…
Gün gelir sen de ezilirsin.
…….
Umursamıyorum artık takvimleri
Düşen her bir yaprağına “Elveda…”
…….
Durduracağım zamanı.
Yangınlar bırakacağım ardımda.
Yalvaracak gözlerin sevişen harfler gibi.
…….
Sen kışları yoluma sererken
Yüreğimde baharlarım vardı benim.
Senin lal olmuş bağrına inat
Bir de Tanrı’m vardı, beni sevgiyle saran…
……
Mavi turuncuya düştüğünde
Gün darılmasın geceye.
Sevgin vefasız, dilin vefasız senin…
……
Bir yılkı atı koşuyor şimdi Eynif Ovası’nda
“”””………Dörtnala………,,,,,,,
Bir martı süzülüyor yeşillerin arasından
Çırpıyor kanatlarını özgür yarınlara…
Paul Eluard’ın, “Özgürlük” adlı
Şiiri dolanıyor dil ucuma.
“””Mutlandırıyor kalbimi,,,,,
Kederimi alaşağı edercesine…
……
Irmaklar maviyi içtiğinde
Durduracağım zamanı.
Yangınlar bırakacağım ardımda.
Yalvaracak gözlerin sevişen harfler gibi…
SEVDA AKYOL BAŞTIMAR